KARTAL MİTİNGİ
- İşçi Ve Sendika
- 25 Eki 2023
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 27 Eki 2023
KARTAL MİTİNGİ
Mevcut DİSK yönetimi, 'Vergide Adalet Mitinginde işçilerle neden buluşamadı?
İşçiler, kendilerini en çok ilgilendiren vergi dilimi, emekli ücretlerinin düşüklüğü gibi konular için DİSK’in Kartalda yaptığı eylemlere neden ilgi göstermedi?
İşçiler haklarını sendikaları aracılığı ile iyileştirir. Ancak enflasyon, pahalılık, düşük ücretler politikacılarının, siyasi partilerin yanlış politikaları sonucudur. Ancak buna karşı mücadele etmesi gereken işçiler sendikalarla birlikte davranmıyor.

Sendikalar gücünü işçilerden alır. Eğer işçiler hakları için yapılan basın açıklaması, eylem, mitinglere, hafta da bir günüm var. Onu da çocuğumla, eşimle evde, parkta, piknikte geçireceğim, yakınımın düğünü var gelemeyeceğim diyor ve tüm çağrılara kulak kapatıyorsa oturup düşünmek lazım. Bu, sendikaların genel durumunun sonucudur. Güven sorunudur. Örgütlülük tartışılmadır. Sendikalar, işçilerin işverenlerle arasında bağ kuran aracı kurum değil işçilerin kendisidir.
DİSK uzun zaman sonra arka arkaya iki miting yaptı. İkisi de İstanbul Kartaldaydı. İkinciye katılanların sayısı birinciye katılanlardan daha azdı. İlkine binlerce işçi denildi ancak toplamda 1500 kişi geçmezdi. İkincisi 1000 kişiyi geçmedi. Yapılış biçimiyle, eylemin saati, zamanı ve katılım sayısı açısından yapılana miting denilmez ancak kitlesel basın açıklaması denilebilir.
Mitinglerin konusu itibariyle tüm işçi ve emeklileri ilgilendiriyordu. Yani sadece sendika üyesi işçiler katılacak diye bir şey yoktu. Ama sendikalar üyelerini eylemlere katamıyorsa örgütsüz işçileri bu mitinglere hiç katamazlar.
Şu sıralar, MESS sözleşme sürecini yürüten Birleşik Metal-İş Sendikasının bu süreçte dahi sembolik katılımını unutmadan tek bir örnek verelim.
İstanbul Kartal'da yapılan her iki eylemde de üye çoğunluğu ve o bölgede örgütlü olduğu işyerleri itibariyl Genel-İş gerekli çabayı göstermediği ortaya çıktı. Sadece Genel-İş Sendikasının Kartal Belediyesinde 2000’in üzerinde üyesi var. Genel-İş her iki eylemede 50’nin üzerinde işçi katamadı.
Ama belediye başkanı ya da bağlı olduğu parti herhangi bir etkinlik için çağrı yapmış olsa yüzlerce işçiyi oraya taşır. Ki o çağrıya kendi eylemlerine katılmayan sendikacı en başta gider. İşte buna icazet deniliyor.
Konuşmacıların ve DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu'nun ezber talepleri ilgi görmedi. Çünkü işçiler pratikte eyleme dönüşmeyen ve hiçbir karşılığı olmayan o konuşmaları çok duydular çok dinlediler.
İşgal, grev, direnişlerden gelen Nakliyat-İş Sendikasının her iki eylemde de alana coşkulu girişi alandaki coşkusuz kitleyi canlandıramadı belki ama birazcık da olsun hareketlendirdi.
DİSK yıllardır, DİSK-AR olarak tespitler yapıyor, istatistikler yayınlıyor. Ama eylem yapmıyor.
Evet sendikaların araştırma yapmak gibi görevleri olmalıdır. Ama asıl görevleri işçilerin haklarını iyileştirmek için mücadele etmektir.
DİSK mücadeleden koptu, kopartıldı. Mücadeleden koparken soldan da koptu. Ya da soldan uzaklaştığı için mücadeleden de uzaklaştı.
DİSK'in yönetimine sol görünümlü değil, sol olduğu düşünülen kişiler geldi. Kırmızılar giydiler. Ki o yöneticilerin sendikalarının bazılarında geçmişte DİSK karşıtı, TÜRK-İŞ'e övgüler düzen, oralarda görev alan, şube yöneticiliği yapan sendikacı, delege, temsilciler var. Emekli olduktan ya da hizmette onlardan daha iyi hizmet edenleri buldukları için oralarda saf dışı edildikten sonra DİSK’e bağlı sendikalarda göreve geldiler. Ki onlar yıllarca siyasal çalışma yapıyoruz adı altında sarı sendikacılara koltuk değnekliği yaptılar (yapmaya devam edenler var). Ödül olarak DİSK'te bölge temsilcisi, şube başkanı, genel merkez yöneticisi oldular.
Mevcut DİSK Yönetimi sınıf mücadelesi içinde olmadığı için işçilerle buluşamıyor. İşçi Sınıfı mücadelesinden uzaklaşan birçok sol- sosyalist parti ve grup da mücadeleden kopan bu DİSK'i alkışlıyor...
Böylelikle DİSK devrimci sendikacılık yapıyor. Devrimciyim diyenlerde sınıf mücadelesi vermiş oluyor...
Ama işçiler görüldüğü gibi alanda yok. Mücadele sürüyor...
Miroğlu
Comments