Taksim Bir İnatlaşma Değildir

Taksim Bir İnatlaşma Değildir

Her yıl 1 Mayıs yaklaşırken, Türkiye’de tekrar tekrar aynı tartışma başlar: Taksim inatlaşması olduğu öne sürülür. Taksim bir inatlaşma değildir. 1 Mayıs nerede kutlanmalı? Bu soru aslında sadece bir yer tartışması değildir. Çünkü ülkemizde 1 Mayıs’ın alanı bellidir: Taksim.

DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 1 Mayıs’ı Kadıköy’de yapacaklarını, “Her Yer Taksim Her Yer Direniş” sloganıyla utanıp sıkılmadan açıkladılar. Taksim diye bir sorunları yok.

“1 Mayıs’ı Taksim irademize sahip çıkarak Kadıköy Meydanı’nda kutlayacağız," dediler. DİSK’in ve diğer KESK, TMMOB ve TTB içerisinde kendine sol-sosyalist diyenlerde bu sloganvari söyleme alkış tutacaklar çoğunluktadır. Taksim iradesi Kadıköy de değildir. Sorarlar Kadıköy neresi Taksim neresi diye. Biri Avrupada biri Asyada...

Bugünden başlayarak sol-sosyalist parti ve grupların birçoğu Kadıköy’de bayrak gösterme yarışına gireceklerini, geçmiş dönemlerdeki 1 Mayıs Taksim görselleri ile açıklayacaklardır.

Taksim’i gündeminden çıkaran DİSK yönetimi artık işçi sınıfı ile bağını yitirmiştir. Zaten işçi sınıfı ve emekçi halkımızla bağı olmayan, sol-sosyalist olduğunu iddia eden partilerin büyük bir kısmı yıllardır Maltepe'ye, Bakırköy'e yönelerek, “1 Mayıs her yerde kutlanır” diyerek, Taksim’in tarihsel ve sınıfsal anlamını göz ardı etmektedir.

Ancak Taksim sadece bir meydan değildir. Taksim:

1977’de 500 bin emekçinin üzerine kurşun yağdırılan bir meydandır.

34 işçinin katledildiği, yüzlercesinin yaralandığı kara bir gündür.

1 Mayıs mücadelesinin, kanla yazılmış tarihidir.

Taksim, işçilerin, emekçilerin, halkın kazanılmış hakkıdır, vatanıdır…

Taksim, sarı sendikacılığa karşı onurlu bir direnişin, mücadelenin adıdır.

Taksim mücadelesi sınıf sendikacılığıdır.

1 Mayıs Taksim mücadelesi, açlık sınırının altında yaşayan asgari ücretlinin, emeklinin, işçinin, emekçi halkımızın umududur.

Taksim’i unutturmak isteyenler, 1 Mayıs’ın da içini boşaltarak özünden uzaklaştırmak isteyenlerdir. Ancak işçi sınıfımız unutmuyor.

Tüm dünya biliyor ki Taksim, Türkiye işçi sınıfının 1 Mayıs alanıdır. Bunu DİSK de biliyor, kendine sol-sosyalist diyenler de biliyor. Ama gereğini yapmıyorlar, yapamazlar da. TÜRK-İŞ de, HAK-İŞ de biliyor. Muhalefetteki, mecliste olsun olmasın tüm burjuva partileri de biliyor. Hatta AKP de bunu çok iyi biliyor, işte bu yüzden yasaklıyor. Çünkü Taksim, mücadeledir.

1886'da ABD'de işçi haklarını savundukları için üç işçi önderi ile birlikte idam edilen Albert Parsons’un sözlerini unutmuyoruz:

“Eğer asılırsam, bu cani olduğumdan değil, emekçi olduğumdan olacak.”

Ve biliyoruz ki emekçilerin, işçilerin başka bir alternatifi yoktur: Mücadele.

Mücadele edenler vardır, her zaman da olmaya devam edecektir. Bugüne kadar HKP her yıl olduğu gibi bu yıl da Taksim’de olacaklarını açıkladı. Nakliyat-İş Sendikası 1 Mayıs Taksim kararlılığından vazgeçmiyor.

1 Mayıs birliktir.

1 Mayıs mücadeledir.

1 Mayıs dayanışmadır.

1 Mayıs, Taksim’dir.

Taksim 1 Mayıs Alanıdır…

1 Mayıs; İşçilerin, Emekçilerin Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’dür!

Ülkemizde aynı zamanda 1 Mayıs Taksim mücadelesi, sarı sendikacılığa karşı mücadelenin adıdır.

Miroğlu